Üreme sağlığı ve cinsel sağlık hak ve hizmetleri, uluslararası sözleşmelerde temel insan hakları arasında yer alan ve ulusal düzeyde sosyal bir hak olarak tanımlanan sağlık hakkı kapsamındadır. Cinsel haklar ve üreme hakları, Birleşmiş Milletler Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı Eylem Planı’nda (1994) da temel insan hakları kapsamında tanımlanmıştır.
Cinsel haklar ve üreme haklarının temel insan hakları kapsamına girdiğini kabul eden CİSÜ Platformu, bu hak ve hizmetlere hiçbir ayrımcılık olmadan erişime yönelik çalışan sivil toplum örgütleri, akademik kurumlar, meslek örgütleri ve akademisyenlerin ortak savunuculuk çalışmaları gerçekleştirmesini sağlamayı amaçlar. 2013-2018 yılları arasında Kahire +20 ve Sürdürülebilir
Kalkınma Hedefleri Platformu adıyla çalışmalarını yürüten platform, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu tarafından yürütülen ve Sivil Toplum Ağlar ve Platformlar Destekleme Programı tarafından desteklenen “Türkiye’de Üreme Hakları ve Sağlığı Platformunun Güçlendirilmesi” projesi kapsamında 2020 yılında yeniden aktive olmuştur. Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Hakları Platformu (CİSÜ) adıyla ve yeni sivil toplum kuruluşlarının da katılımıyla çalışmalarına devam eden Platform, sağlık hakkı, kadın hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, cinsel yolla aktarılan enfeksiyonlar, gençlik, engellilik, göç gibi çeşitli hak alanlarında çalışan ve CSÜS hak savunuculuğunda ortaklaşan sivil toplum kuruluşları ve sivil inisiyatifleri bir araya getirmektedir.
CİSÜ Platformu, cinsel sağlık ve üreme sağlığı (CSÜS) hizmetleri ve hakları konusunda ırk, etnisite, dil, inanç, sağlık statüsü, cinsiyet kimliği, cinsel yönelim vb. farklar gözetilmeksizin Türkiye’de yaşayan tüm bireylerin eşit ölçüde bilgi sahibi olmaları ve bu hizmet ve haklara eşit ölçüde erişebilmelerine katkıda bulunmayı amaçlar.
Bu amaçla Platform,
Platform, savunuculuk perspektifini geliştirirken engelliler, gençler, göçmenler, kadınlar ve LGBTİ+’lar gibi CSÜS hizmetlerine erişimde hak ihlallerine maruz bırakılan kişi veya gruplar ile bu alanda çalışan sağlık personelleri, akademisyenler ve sivil toplumun deneyimlerine ve gözlemlerine öncelik verir.
CİSÜ Platformu, CSÜS haklarını temel insan hakları olarak kabul eder. Bir kişinin herhangi bir sebepten ötürü CSÜS hizmetlerine erişiminin zorlaştırılması, engellenmesi veya kişiye hizmet sunumunun reddi, insan hakları ihlalidir.
CİSÜ Platformu, çalışmalarında genel olarak evrensel insan hakları çerçevesini; özel olarak Dünya Cinsel Sağlık Birliği’nin (WAS) 1999’da Hong Kong’da düzenlediği 14. Dünya Seksoloji Kongresi’nde kabul edilen ve 2014 yılında güncellenen Cinsel Haklar Bildirgesi’nde sayılan haklar dahil olmak üzere CSÜS ile yakından ilişkili insan haklarını, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (1948), Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (1950), İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi (1997), Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW, 1979), Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme (2007), Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi, 2011) başta olmak üzere CSÜS hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliğiyle ilgili uluslararası sözleşmeleri ve ulusal yasaları; Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı Eylem Programı (1994), Pekin Deklarasyonu (1995), 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları, Yogyakarta İlkeleri’ni (2017) esas alır.
CİSÜ Platformu’nun çalışma ilkeleri şunlardır:
Platform, üye örgütleriyle iç iletişimini şeffaf, hesap verebilir ve katılımcılığı teşvik eder biçimde sürdürür, planlama ve uygulama adımlarında üyelerini düzenli olarak bilgilendirir ve sürece dahil eder.